Park Halindeki Araca Çarpma

Son Güncelleme Tarihi: 03 Temmuz 2025
Park halindeki araçlara çarpma, şehir içi trafiğin yoğun olduğu bölgelerde sıkça karşılaşılan kazalardan biridir. Bu tür durumlar sürücüler açısından hem maddi hem de hukuki sonuçlar doğurabilir. Kaza sonrası kusur oranının belirlenmesi sigorta süreçlerinin nasıl işleyeceği ve olası değer kaybının tazmini gibi konular doğru adımlar atılmadığında karmaşık bir hale gelebilir. 

Trafik kazalarında kusur oranı sigorta şirketlerinin tazminat ödeme kararlarını ve yargı sürecinde tarafların sorumluluğunu doğrudan etkileyen bir unsurdur. Park halindeki araca çarpma vakalarında kusur dağılımı aracın park etme biçimine göre farklılık gösterebilir. Eğer park edilen araç duraklama ve park etmenin yasak olduğu bir alanda bulunuyorsa bu durumda kazaya sebebiyet verme oranı iki tarafa da paylaştırılabilir.

Araç tüm kurallara uygun şekilde park edilmişse ve herhangi bir görüş açısını kapatmıyor ya da trafiği engellemiyorsa çarpan sürücü genellikle %100 oranında kusurlu sayılır. Park halindeki araca çarpma kusur oranını belirlerken olay yeri fotoğrafları, trafik işaretleri ve kazaya ait tutanaklar büyük önem taşır. Sigorta şirketleri kusur oranını belirlerken Karayolları Trafik Kanunu’na ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’ne dayalı kararlar alır. Bu nedenle kazaya karışan tarafların bu detayları göz önünde bulundurarak süreci başlatması gerekir.

park halindeki araca çarpma

Yasal olarak sigortasız araç satışı mümkün olmasa da bazı kişiler bu işlemi gerçekleştirmeye çalışabilir. Yine de bu durum, ciddi hukuki yaptırımlara yol açabilir. Sigortasız araç satışı yapılmak isteniyorsa öncelikle aracın sigortası yaptırılmalıdır. Aracın sigortası yapıldıktan sonra noter huzurunda satış işlemi gerçekleştirilir. Noter, aracın sigorta durumunu kontrol eder ve satış işlemini bu şekilde onaylar. Eğer araç sigortasız ise noter satış işlemini gerçekleştirmez.

Sigortasız araç kullanma cezası 2025 yılı itibarıyla 993 TL'dir. Aracın sigortasız olarak trafiğe çıkması para cezalarına ve aracın bağlanmasına yol açabilir. Eğer aracınız bağlanırsa ek olarak bağlı kaldığı süreçteki otopark ücretlerini de ödemeniz gerekir.

Bir kazanın ardından aracın hasar alması yalnızca fiziksel bir sorun oluşturmaz aynı zamanda aracın ikinci el satış değerinde de belirgin bir düşüşe neden olur. Bu duruma “değer kaybı” adı verilir. Özellikle kazaya uğrayan aracın modeli, kilometresi, piyasa değeri ve daha önce hasar geçmişi olup olmadığı değer kaybı tazminatının hesaplanmasında belirleyici olur. Kaza sonucu hasar gören parçalar boyanmış ya da değiştirilmiş olsa bile araç artık “hasar kaydı olan” sınıfına girer ve bu da potansiyel alıcı gözünde değer düşüşüne neden olur.

Mağdur olan taraf sigorta şirketinden ya da doğrudan karşı tarafın sürücüsünden bu değer kaybının tazmin edilmesini talep edebilir. Bu noktada Allianz’ın sunduğu “Kasko teklifi al” adımı, sadece onarım giderleri açısından değil aynı zamanda değer kaybı gibi dolaylı zararları da kapsayan bir güvenceye sahip olmanız açısından önemlidir. Kasko poliçesinde yer alan genişletilmiş teminatlar hem kazaya karışan hem de mağdur taraf için uzun vadeli avantajlar sunar.

Kaza durumlarında hangi sigorta türünün devreye gireceği tarafların sahip olduğu poliçelerin kapsamına göre değişir. Zorunlu trafik sigortası yalnızca karşı tarafın maddi zararını karşılar bu nedenle çarpan tarafın aracında oluşan hasarlar trafik sigortası kapsamında ödeme almaz. İşte tam bu noktada kasko sigortası devreye girer. Park halindeki araca çarpma kasko kapsamında eğer kasko poliçesi genişletilmiş ve tek taraflı kazaları da kapsayan bir teminat içeriyorsa çarpan sürücünün kendi aracında oluşan zarar da karşılanabilir. Bazı kasko poliçeleri park halindeki araçlara çarpma, sürücü hatası, dikkatsizlik, buzlanma gibi nedenlerle oluşan kazaları teminat altına alır.

Poliçenizin detaylarını bilmeden böyle bir durumda kasko başvurusu yapmak zaman ve hak kaybına neden olabilir. Bu nedenle poliçe seçim aşamasında “Trafik sigortası teklif alın” gibi karşılaştırmalı sistemlerle farklı şirketlerin teminat içeriklerini ve ödeme koşullarını detaylıca incelemek faydalı olacaktır.

Kasko sigortası olan bir araçla park halindeki başka bir araca çarptığınızda yapılacak işlemler hasarın eksiksiz ve hızlı şekilde giderilmesi açısından büyük önem taşır. Kaza sonrasında ilk yapılması gereken adım, kazanın olduğu yerde araçları hareket ettirmeden önce fotoğraf çekmek ve kaza tespit tutanağını hazırlamaktır. Tutanakta kazaya ilişkin açıklamalar, araçların durumu, plakalar, sürücü bilgileri ve olayın nasıl gerçekleştiğine dair beyanlar net bir şekilde yer almalıdır.

Ardından kasko sigorta şirketi aranarak hasar bildirimi yapılır ve bir dosya açılır. Genellikle eksper atanarak hasarın boyutu tespit edilir ve servise yönlendirme yapılır. Bu süreçte bazı sigorta şirketleri anlaşmalı servis ağını kullanmanız durumunda ikame araç gibi ek hizmetler de sunabilir. Sigorta türleri ve çeşitleri hakkında önceden bilgi sahibi olmak kasko poliçenizi sadece yasal bir zorunluluk olarak değil ihtiyaca uygun güvence sağlayan bir yatırım olarak değerlendirmenizi kolaylaştırır. 

Bir kazadan sonra sürecin sağlıklı işlemesi için tutanağın eksiksiz ve doğru şekilde tutulması gerekir. Park halindeki araca çarpma durumlarında kazaya karışan araçların durumu net olduğu için çoğu zaman polis çağırılmadan karşılıklı olarak tutanak tutulabilir. Tutanakta kazanın saati, tarihi, yeri ve sürücü beyanlarının yanı sıra olayın krokisi de mutlaka yer almalıdır. Fotoğrafla desteklenmiş bir tutanak sigorta şirketi açısından olayın net şekilde analiz edilmesine olanak tanır. Araçların ruhsat fotokopileri, sürücü belgeleri ve poliçeler de tutanakla birlikte dosyaya eklenmelidir. 
İlginizi Çekebilecek Ürünlerimiz:  Kasko | Elektrikli Araç Kasko | Trafik Sigortası