Teknolojinin gelişmesi ve yaygınlaşması ile birlikte Y kuşağı, işlerini dijital ortamlara taşımaya devam ediyor. Bağımsız çalışan Y kuşağında dijital göçebelik adında yeni trend ortaya çıkıyor. Peki dijital göçebelik nedir?
Dijital göçebe; ev, ofis, kafe ya da diğer mekanlar fark etmeksizin işlerini dijital ortamlara taşıyan ve mekan bağımsız olarak çalışan kişilere deniyor. Dijital göçebe olarak çalışanların internete erişebilmesi yeterli oluyor.
çalışma
Dijital göçebe olmak, lokasyon bağımsız çalışmayı ve beraberinde seyahat etmeyi gerekli kıldığından öncelikle kişilerin bu tarza uygun bir çalışma planı yapması gerekiyor. Bu plan doğrultusunda hareket eden dijital göçebeler bir yandan seyahat ederken bir yandan bulundukları mekanlardaki ortak paylaşımlı ofisleri tercih edebiliyor. Bir yaşam tarzı haline gelen dijital göçebelik için işçi ve işveren arasında anlaşmaya varılması ve yapılan işin dijital ortamlardan yönetilmesinin mümkün olması gerekiyor. Her iş modeli ve her işveren dijital göçebeliğe uyum sağlayamadığından dijital göçebe olmak isteyenler serbest mesleklere yöneliyor.
Yazılımcılar, editörler, dijital içerik üreticileri, sosyal medya yöneticileri, grafik tasarımcılar ve benzeri meslek grupları işlerini internet üzerinden eriştikleri çeşitli platformlar üzerinden yürütüyorlar. Bu nedenle dijital göçebe vizesi alarak farklı ülkelerdeki şirketlere ait görevlerde yer alabiliyor ve çalışırken bir yandan da seyahat edebiliyorlar. Dijital göçebe vizesi veren en popüler ülkeler arasında ise Endonezya, Dubai, Portekiz, Hırvatistan, Almanya, Norveç, İspanya, Çekya, İtalya, Yunanistan, Çin ve Polonya yer alıyor. Dijital göçebe vizesi için her ülkenin belirlediği şartlar değişkenlik gösteriyor.
dijital

Mekan bağımsız olarak çalışılan dijital göçebeliğin faydaları arasında şunlar öne çıkıyor:

  • Farklı ülkelere seyahat etme özgürlüğüne erişen dijital göçebeler, yeni insanları ve kültürleri daha yakından tanıyabiliyor. Ayrıca ülkelerin kendine has çalışma kültürleri ve yöntemleri hakkında da fikir edinen dijital göçebeler, bağlantılarını güçlendiriyor.
  • İnternet erişimi olan her mekanı ofis olarak kullanan dijital göçebeler, kendi çalışma ortamlarını konforlu bir şekilde oluşturabiliyor. Otel, cafe, kütüphane, park veya sahil fark etmeksizin diledikleri mekanı tercih etme şansını elde ediyorlar.
  • Dijital göçebeler, bir yandan çalışırken bir yandan farklı ülkelere seyahat ettiklerinden yeni diller öğrenebiliyor. Başta evrensel dil İngilizce olmak üzere insanlarla iletişimini güçlendirmek ve daha geniş bir kitleyle yakın bir bağ kurmak isteyenler konakladıkları ülkedeki yerel dile aşina oluyor.
  • Genellikle kendi çalışma saatlerini kendileri belirleyen dijital göçebeler, herhangi bir kurala tabi olmaksızın mesai yapıyor veya yoğunluğuna bağlı olarak çalışma saatini erteliyor. Bu konuda daha esnek koşullara sahip olduklarından hayatlarında özgürce hareket ediyorlar.
  • Bambaşka ülkelerde farklı kültürleri yakından tanıyan ve yepyeni insanlar ile karşılaşan dijital göçebeler, farklı iş kolları hakkında da detaylı bilgi ediniyor. Tanıştıkları yeni insanların çalıştıkları sektörler veya şirketler iş ağının gelişiminine de yardımcı oluyor.
  • Ofise gittiğinde gezmeye, eğlenmeye ve ailesine yeterince vakit ayıramadığını düşünen kişiler, dijital göçebelik ile birlikte çalışma motivasyonlarını artırabiliyor. Böylece çevresini keşfeden ve vaktini kendine göre planlayan dijital göçebeler, bir yandan iş hayatında başarıya ulaşırken bir yandan da sevdikleriyle daha rahat vakit geçirebiliyor.
Dijital göçebelik, öz disiplini olan ve kendi işini kendi zaman planlamasına göre yönetmek isteyenlerin en çok tercih ettiği çalışma yöntemlerinden biri oluyor. Hem çalışıp hem seyahat eden dijital göçebelerin bulundukları ülkelerde sağlıklarını güvence altına alması da gerekiyor. Sen de mekan bağımsız çalışmalar yapıp farklı ülkeleri gezerken sağlığını korumak istersen Allianz Seyahat Sağlık Sigortası'nın avantajlarından hemen yararlanabilirsin.